Pandeminin tesirleri tüm dünyada olduğu üzere ülkemizde de birtakım olumsuz sonuçlara neden oldu. BM Bayan Ünitesi Türkiye Yöneticisi Asya Varbanova, salgının toplumsal ve ekonomik tesirlerini ölçmek üzere Türkiye’de yaptırdıkları ‘COVID-19 Tesirlerinin Toplumsal Cinsiyet Açısından Değerlendirilmesi’ araştırmasının sonuçlarını Hürriyet’le paylaştı. Asya Varbanova özetle şunları söyledi:
GERILIM VE TELAŞ ARTTI
“Türkiye’de bayanların yüzde 54’ü ve erkeklerin yüzde 49’u salgının başlamasıyla birlikte gerilim ve telaş üzere sıkıntılar yaşadı. Gerilimin en değerli sebebi bayanların üzerindeki mesken işi yüküyle birlikte iş kaybı ve finansal badireler. Bayanların fiyatsız konut içi bakım kategorilerinin hepsinde iş yükünün, erkeklere ve pandemi öncesi devirle kıyasla, önemli oranda arttığı görülüyor. Örneğin, bayanların yüzde 78’i en çok konut paklığı ve bakımına vakit ayırırken, yemek pişirme ve servis etme yüzde 60 ile ikinci sırada yer alıyor.
Bu oranlar erkeklerde ise sırasıyla yüzde 47 ve yüzde 24 olarak gerçekleşti.
Araştırma, erkeklerin değerli bir oranının birtakım konut işlerini hem COVID-19 öncesi periyotta hem de COVID-19 devrinde yapmadıklarını ortaya koyuyor. Yemek yapmadığını söyleyen erkeklerin oranı yüzde 40.7 iken, paklık yapmadığını söyleyen erkeklerin oranı ise yüzde 25.5 olarak ortaya çıkıyor. Bu oranın bayanlarda ise çok daha az (yüzde 5 ve yüzde 2.2) olduğu gözlemleniyor.
ŞİDDETİ KÖRÜKLEDİ
Datalar, bayanlara ve kız çocuklarına yönelik şiddetin COVID-19 başladığından bu yana arttığına işaret ediyor. Konutta kalma önlemleri hasebiyle şiddete meyilli partnerler güç ve denetim uygulayabiliyorlar. Daha az geliri ve daha az toplumsal temas fırsatı olan, hizmet ve toplulukların dayanağına erişme konusunda zorluk yaşayan birçok bayan, çıkış seçeneği ve dayanak olmadan, şiddet uygulayanlarla birebir konutta kalmak zorunda kalıyor.
Öbür yandan ekonomik zorluklar ve okulların kapanması üzere önlemler hasebiyle, kız çocukları da COVID-19 ile baş etme sistemi olarak erken yaşta evlendirilme riski ile karşı karşıya kalıyor. Dahası, COVID-19 hasebiyle teknoloji kullanımının artması bayanlara ve kız çocuklarına yönelik taciz, zoom atakları, ve cinsel taciz başta olmak üzere sanal şiddeti de arttırmış durumda.
‘SAĞLIK ÇALIŞANLARININ YÜZDE 69’U KADIN’
Asya Varbanova bayanların dünya sağlığındaki yeriyle ilgili dataları de şöyle açıkladı: “Dünya genelinde sıhhat çalışanlarının yüzde 69’u ve bakım dalında çalışanların yüzde 88’i bayanlardan oluşuyor. Türkiye’de ise hekimlerin yüzde 50’si, hemşirelerin yüzde 70’i ve ebelerin yüzde 100’ünü bayanlar oluşturuyor. Bu durum onları değerli ölçüde enfeksiyon riskine maruz bırakıyor. Sıhhat hizmetlerinin yükünün büyük bir kısmını bayanlar taşımalarına karşın krizlerle uğraş düzeneklerinde, ulusal ve global karar alma sistemlerinde gereğince temsil edilmiyorlar.”
Hürriyet
