Tatilcilerin rastgele bir rezervasyon yapmadan evvel birinci düşündüğü her vakit deniz, güneş, kum tatilidir. Sonrasında otel fiyatları, konaklama tesislerindeki hizmet ve bütçe planlaması gelir. Fakat geçtiğimiz yıllarda aranan yerlerden kimileri otele ve bütçeye bakmadan direkt tabiat tatilleri, camping ya da emsal yerleri içeriyor. Sıfır atık üzere sürdürülebilirlik hareketlerinin popülerliğinin artmasıyla, etraf şuuruna sahip tüketicilerin tatillerini geçirmek için daha tabiat dostu yollar araması şaşırtan değil.
Meskenden fazla uzaklaşılmayan seyahatlerde, günlük seyahatlerin yanı sıra hafta sonu kaçamakları tanınan ve bunlar organize otobüs cinslerinden temalı parklara kadar çeşitlilik gösteriyor. Ayrıyeten seyahat yasaklarının olmadığı pandemi periyodunda de kısıtlı kapasiteli butik tipler da epeyce ilgi görmüştü. Birçok gezgin de inzivaya çekilip tiny house dediğimiz minimal hayatın hakim olduğu küçük bungalow ağaç konutlarda bir mühlet tabiat tatili tercih ediyor.
Karavan ve kampinglerin yeri de yadsınamaz bir gerçek. Tabiat tatillerinin olmazsa olmazı olarak listelerin en başında yıldızı parlıyor. Kamping alanlarının çeşitliliği, hizmet kalitelerini arttırmaları, paklık ve hijyen konusunda yaptıkları iyileştirmelerle gezginlerin alternatifleri ortasında süratle yer almaya başladı.
Seyahatseverlerin yazın yapılacaklar listelerinde kültürel etkinlikler de üst sıralarda yer alıyor. Yılın sıcak ayları yaklaştıkça karnavallar, stantlar ve konserler için yapılan aramalar da artıyor. Bilhassa karnaval alanları tam bir çadır kente dönüşüyor. Gençlerin her yıl sabırsızlıkla beklediği karnavallar ve konserler bir nevi tabiat tatiline dönüşüyor.
Hürriyet
