Fatih Terim Galatasaray’ın, Sergen Yalçın Beşiktaş’ın başkanı. Ve bunu gösteriyorlar. Tıpkı şeyi Erol Bulut için söylemek sıkıntı. Bu mevzuda kendini geliştirmeli. Derbi mağlubiyeti sonrası camiayı canlandıracak telaffuzlardan yoksundu. Halbuki tahlil onda. Bunu göstermeli.
1- Beşiktaş 21 günlük orta sonrası iyi döndü, 5 maçta 4 galibiyetle tepe yarışına katıldı. Derbi galibiyetini Sergen Yalçın üzerinden mi, kişisel performanslardan mı okumalı?
2- Fenerbahçe güçlü takımıyla bu dönemin erken favorisi ilan edildi lakin son 3 maçta 2’nci hezimetini aldı. Bu yenilgiyi Fenerbahçe açısından nasıl okumalı?
3- Son yılların en eğlenceli derbilerinden birini izledik. 7 gol, penaltı ve kırmızı kart kararlarıyla unutulmazlar ortasına yazılacak. Pekala futbol kalitesi nasıldı?
4- Derbide bir de çok konuşulan bir hakem ataması kelam konusuydu. Harika Lig’de şimdi 10’uncu maçına çıkan Tugay Kaan Numanoğlu’nu nasıl buldunuz?
5- Haftanın en farklı galibiyetini alan Galatasaray’da işler yolunda. Eksikliklere karşın dönemin en iyi futbolu diyebilir miyiz 4-0’lık Rizespor maçı için?
6- Trabzonspor, Abdullah Avcı ile 2’de 2 yaptı ve tırmanışını sürdürdü. Ligin rekabetçiliği göz önüne alınırsa sizce bu iki galibiyet Trabzon’u da yarışa katar mı?
MEHMET ASLAN
HEM İNANDI HEM DE İNANDIRDI
1- “Milli maçlardan sonra diğer bir Beşiktaş gelecek” demişti Sergen Yalçın. Hem inandı hem de inandırdı. Geçtiğimiz hafta ‘şapkadan tavşan çıkarıyor Sergen Yalçın’ yorumunu yapmıştım. Kusursuz bir liderliğe gerçek da yol alıyor artık. Maç içindeki o heyecanını kamera karşısına geçince nasıl koruduğuna şahit oldum. Nerede heyecanlanması, nerede duygusal paylaşım yapacağını ve nerede sakin kalması gerektiğini biliyor. Beşiktaş’taki 2 haftalık değişim bir Sergen Yalçın üretimidir.
NE YAZIK Ki OYUNU OKUYAMIYORUZ
2- F.Bahçe hâlâ bu ligin favorisi. Fakat Türkiye’de ne yazık ki gerçek okuyamıyoruz oyunu. Konya maçında bile G.Birliği maçından daha iyi oynamıştı F.Bahçe. Lakin farklı galibiyet yanlışsız özeleştirinin önünü kapattı ve kusursuz olarak yorumlandı F.Bahçe. Açık bir form düşüklüğü var grupta. Gelişme göstereceğine geriye gidiyor. İkicisi şu; a-) Fatih Terim, kulübede ve kulüpte tek başkan ve karar verici. Bunu gösteriyor. b-) Sergen Yalçın, tartışmasız başkanı Beşiktaş’ın. Ve bunu gösteriyor. c-) Tıpkı şeyi Erol Bulut için söylemek sıkıntı. O başkandan çok, işi harika yapmaya çalışan bir profesyonel üzere. Bu hususta biraz daha kendini geliştirmesi ve liderlik özellikleri göstermesi gerekiyor. Bakıyorsunuz basın toplantısına, hezimet sonrası camiayı tekrar canlandıracak telaffuzlardan mahrum Erol Bulut. Meğer tahlil onda. Bunu göstermesi ve inandırması gerekiyor.
BEN BU DERBiDEN ÇOK KEYiF ALDIM
3- Ben çok keyif aldım. Avrupa medyası da birebir görüşte ki, “Çılgın derbi” diye değerlendirmişler. Kalite konusuna gelince… Bir maçı kaliteli değerlendirmenin kriteri nedir? Doğal ki Messi, Ronaldo üzere yıldızların, kaliteli pasların, ve kusursuz gollerin gösterisi ve kora kor bir çaba… Bunları hangimiz istemez? Fakat bana sorarsanız derbi, bol gollü, heyecanlı ve izleyene keyif veren bir uğraşa sahne oldu.
KABAHATİ HAKEME ATARAK GELiŞEMEZSiNiZ
4- Yeterli niyetli miydi? Evet. Berbat bir maç mı yönetti? Evet. Kararları isabetli miydi? Hayır. İki taraf için de geçerli bu. Lakin oynatmaya çalıştı. Sıfır hakem yanlışıyla maç oynamak istiyorsanız, o denli bir dünya yok. Allah aşkına dünyanın neresinde var, bir hakem maça atanır atanmaz hakkında kulüp lideri seviyesinde dahi spekülasyon yapmak. Kulüplere tavsiyem şu: Hakeme kabahati atarak gelişemezsiniz? Lakin taraftarınızı kandırırsınız.
TERiM ASIL SORUNU BULDU
5- Fatih Terim’in temel sorunu bu; saha içine odaklanmak. Oradan uzaklaştığı an G.Saray yalpalamaya başlar, kadrosuna konsantre olduğu an tahlil üretmeye başlar. Bana sorarsanız en büyük sorunu buldu; Luyindama. G.Saray artık savunmadan daha inançlı pas yaparak çıkıyor. Bu da oyunun bütününe yansıyor. Grubun gücü gençlerle birlikte arttı. Dönemin en iyisi değil lakin en enerjik ekibi oldular.
OCAK’I BEKLEMELiYiZ
6- Ligin 4’te 1’i bile geride kalmadı daha. Haftada 3 maçın oynanacağı vakitler gelecek 2. yarıda. Grupların talihini takım derinlikleri belirleyecek. Daima birlikte ocak transferlerini bekleyelim.
UĞUR MELEKE
EN BÜYÜK FARKI ABOUBAKAR YARATTI
1- Fenerbahçe Beşiktaş maçının 1 numaralı kazananı Sergen Yalçın elbette. Bir ekipte 25 oyuncudan neredeyse 15’inin çizgisi dikeyse, Ersin ve Utku üzere genç kalecileri gelişiyorsa, Necip Uysal, Montero, Rıdvan Yılmaz, Rosier, Josef, Larin, Aboubakar, Ghezzal’ın hepsi her hafta üzerine koyarak gidiyorlarsa orada iyi çalışan bir kadro ve iyi çalıştıran bir teknik yönetici olmalı. Hatta kamuoyunda çok fazla kabul görmeyen Necip Uysal’ın ve sonradan oyuna giren N’Sakala’nın gol atmaları da hiç sıradan işler değil. Sergen Yalçın’dan sonra en büyük krediyi de neredeyse iki dönemi sakat geçirip harikulade bir geri dönüş yapan Vincent Aboubakar’a yazmalı. Maçtaki en büyük kişisel farkı o yarattı mutlaka. Daima topu sakladı, her topu indirdi pazar günü.
EROL BULUT’UN MANASIZ ISRARI
2- Yanılmıyorsam 18 futbolcu transfer etti Fenerbahçe. Beşiktaş karşısına çıkan birinci 11’den yalnızca üç kişi (Altay, Gustavo ve Ozan) geçen dönem takımdaydı. Teknik yönetici değişmiş, sportif yönetici değişmiş, anlayış ve mantalite değişmiş. Yalnızca 10 haftada her şeyin kusursuz olması beklenemez elbette. Lakin Erol Bulut’un da bir tek G.Saray maçında Ozan, Marcao’ya preste başarılı oldu diye tekraren birebir şeyi denemesi, bu manasız ısrarla Ozan’ı ve orta alanını fonksiyonsuzlaştırması enteresan.
HOŞ HAREKETLER VE iSTEKLi OYUNCULAR
3- Ligde bu hafta oynanan maçlarda bir tane 3-3, iki tane 2-2 var. Derbi de 4-3 bitti. Hoş goller var, hoş hareketler var, istekli-arzulu 22 futbolcu var alanda. Ayrıyeten Sergen Yalçın ve Erol Bulut üzere iki yeni kuşak teknik adamın bu türlü iştahla galibiyet kovalaması, gelecek için umut verici. Son yıllarda derbilerde çokça kısır futbol seyrediyorduk, o periyodu atlatırız artık umarım.
Tecrübesiz BiR HAKEMLE BU KADAR
4- Güç bir maçtı hakem için. Larin’e verdiği ikinci sarı kart hakikat lakin son kısımda iki gruptan birer oyuncu daha atılmalıydı. Bir tane avantaj kesti. O üzücüydü. Ancak bu düzeyde bir maça bu deneyimsizlikte bir hakem atayıp yanılgısız yönetmesini beklemek zati hayalcilik. Serdar Tatlı MHK’sı peş peşe yiğit atamalar yapıyor ve niyetleri aşikâr ki hakem kuşağını yenilemek. Keşke tıpkı stratejiyi FIFA listesinde de izleselerdi. O vakit samimiyetlerine inanırdım.
TERiM BU GENÇ Takımda ISRAR ETMELi
5- G.Saray, dönemin en iyi futbolunu evet, bence de Rize’de oynadı. Ancak şunu da eklemek lazım: Çabucak çabucak tıpkı 11, geçen hafta Kayseri önünde de iyi futbol oynamış, yalnızca topu üç direk ortasından dürtememişlerdi. Falcao, Arda, Babel, Belhanda’lı ekip tahminen daha klas ancak dinamizmi daha düşüktü. Bu ekip daha genç, tahminen daha tecrübesiz lakin daha yürekli. Bilhassa Taylan’ın liderliğinde iki haftada apayrı bir Galatasaray çıktı ortaya. Terim’in bu genç takımda ısrar etmesi lazım bence.
Şahane DEĞiLLER LAKİN SKOR ALMAYI BiLiYORLAR
6- Erzurum’da Ankaragücü de Trabzon’dan daha fazla şut attı ve gol konumuna girdi lakin sonunda gol yemeden kazanan Trabzon oldu. Bu da Abdullah Avcı farkı sanırım. Eksikleri döndükçe daha derin bir gruba dönüşüyorlar; Baker, Afobe, Nwakaeme, Abdülkadir Parmak, Ekuban üzere isimlerin de form durumları toparlıyor. Mükemmel bir oyunları yok lakin skor almayı beceriyorlar şu anda.
GÜNTEKİN ONAY
SAVUNMADAKİ SORUNU ÇÖZERSE YARIŞTA KALIR
1- Sergen Yalçın büyük kadro misyonunu biliyor. Yanlışsız bir kurgu ve isabetli değişiklikler ile derbide 4 gol atıp kazandı. Üstelik eksiklerine karşın ve 50 dakika 10 kişi oynayarak. Aboubakar sağlıklı ve fit durumda ise bu ligin üzerinde bir santrfor. Ghezzal’ın ayağına aldığı her top oyuna hal veriyor. Orta saha çalışkan, teknik ve güçlü. Beşiktaş’ın sorunu savunmada. Çok konum vermedikleri halde çok gol yiyorlar. Sergen Hoca bu sorunu çözerse Beşiktaş yarışta sonuna kadar kalır.
FENERBAHÇE ülkü 11’i BULMALI
2- F.Bahçe her şeyden evvel ülkü 11’i bulmalı. Ozan haricinde kadronun değerli oyuncularının yaş ortalaması yüksek. Bu durum bir dinamizm eksikliği yaratıyor. Perotti ve Cisse’nin olduğu bir formasyonda ön alanda pres yapamazsınız. Sosa da fizikî olarak kâfi olmayınca ekip savunması sekteye uğruyor. Ayrıyeten da Tisserand-Lemos ikilisi hiç itimat vermedi. Novak ve Gökhan’ın da maç kondisyonları yok. Atakta da kenar ortaları ve duran toplar dışında bir arayış göremiyoruz. Erol Bulut haftada 3 maç oynanacak dönemi kaldıracak bir formülü şimdiden bulmalı.
HERKES BU TÜRLÜ BiR DERBiYi iSTER
3- Derbide iki grup da kazanmak için oynadı ve 7 gol izledik. 50 dakika 10 kişi oynayan Beşiktaş’ın bu kısımda hamasetle rakibinin üzerine gidip 2 gol bulması takdire şayan idi. Fenerbahçe’de önemli bir dinamizm ve güç eksiği vardı. Ozan haricinde baskı yapan bir oyuncu göremedik. 0-0 biten yavan derbilere oranla kişisel kusurlarla da olsa 7 gol atılmış bir derbiyi izlemeyi sanıyorum herkes tercih eder. 15 yıl evvel olduğu üzere hafızalardan silinmeyecek bir maç oldu.
YANILGI HAKEMDE DEĞiL, MHK’DA
4- Çok genç bir hakem. Birinci derbisi lakin önemli kusurları oldu. Birinci yarının sonunda değerli bir avantajı oynatmaması, maçın duraklamalarında Josef ve Altay’a kırmızı kart göstermemesi affedilmeyecek kusurlardı. Geçer not alamadı lakin gelecek vadeden bir hakem. Kendini geliştirmeli. MHK kaldıramayacağı bir sorumluluk yükledi. Yanılgı kendisinde değil atamayı yapan MHK’da.
BAŞAKŞEHiR MAÇINDAN SONRAKi EN iYi G.SARAY’DI
5- Babel, Arda, Falcao ve Belhanda üzere değerli oyuncular tahminen yoktu fakat 90 dakika boyunca rakibe baskı yapan, iştahlı, dinamik ve tempolu bir Galatasaray izledik. Rize maçı Fatih Terim’in bol alternatifli ve farklı oyunları alana yansıtabilecek bir takıma sahip olduğunu gösterdi. Başakşehir maçından sonra Galatasaray için dönemin en iyi futboluydu.
AVCI HAMLEDE DAHA ÜRETKEN OLMANIN YOLLARINI BULMALI
6- Trabzon için bu 2 maçta iyi futbolun ötesinde alınacak 6 puan değerliydi. Lakin Avcı, bu ligde tepe yarışında olmak için hamlede daha üretken olmanın formülünü kesinlikle ortaya koymak zorunda.
Hürriyet
