“O ana, maçın atmosferine ve kadronun oyununa nazaran değişiyor hislerimiz. Ben bilerek hiçbir şey yapmam. Şayet kadrom coşkulu oynarsa, hoş oynarsa ben de onlarla birlikte kulübede birebir heyecanı, birebir hisleri paylaşıyorum Oyunun içinde oluyorum.”
Ben iflah olmaz bir Sergen Yalçın hayranıyım. Bunu açık yüreklilikle itiraf ediyorum. Bunun da nedenleri var doğal ki:
1- Her vakit düşündüğünü söyledi.
2- Kendi faydasına olsa bilse hiç politik davranmadı.
3- Nev-i şahsına münhasır, ters bir karakteri vardı.
4- Futbol alanlarında kimi vakit harika bir yıldız, kimi vakitte dünyayı umursamayan bir anarşist oldu.
5- Fakat zirveden tırnağa futbolcuydu. O başına buyruk, profesyonelliğe başkaldıran Sergen Yalçın’ın artık apayrı bir karaktere bürünüyor. Onun teknik yöneticiliğe dahası liderliğe dönüşümünü de hayranlıkla izliyorum.
F,Bahçe maçından çabucak sonra telefona sarıldım ve “Teknik Yönetici Sergen Yalçın”a merak ettiklerimi sordum.
FUTBOLCUNUN MOTiVASYONU SEYiRCi, PANDEMiDE BUNU KAYBETTiK
Sergen Yalçın’ın Fenerbahçe maçında bir kelamı aklıma takılmıştı. Seyirci konusunda. ‘Keşke 50 bin seyirci karşısında oynasaydık’ demişti.
Seyirci ile oynasaydınız, şu anda daha fazla puan toplar mıydınız?
– Bunu bilemem. Mümkün değil buna yanıt vermem.
Pekala soruyu değiştireyim. Seyircisiz futbolda ne değişti?
– R.Madrid maçını izledin mi? Yenildiler konutunda. Ya Liverpool? Son dakikada puan kaybettiler. Juventus da berabere kaldı. Seyircisizlik yalnızca bizde değil dünyada futbolu etkiledi. Oyuncunun motivasyonu seyirci. Seyirci önünde oynamak değişik bir his. Bunu kaybetti oyuncular.
OTORiTER Mi, BABACAN MI? KENARDA BUZ Üzere Mi YOKSA HEYECANLI MI?
ALANDA SICAK YA DA SOĞUK TEKNiK ADAM AYRIMI YOK
“Bunların yalnızca biri değil, hepsiyim aslında. Her vakit ve her an değişim yaşıyorsunuz. Ben de bu değişime nazaran şöyle bir teknik adamım diyemem.”
Sergen Yalçın nasıl bir teknik adam. Soyunma odasına girdiğinizde otoriter mi, babacan mı?
– Bunların yalnızca biri değil. Hepsiyim aslında. Duruma nazaran, kadroya nazaran, futbolculara nazaran hepsiyim. Futbol bu. Her vakit ve her an değişim yaşıyorsunuz. Ben de bu değişime nazaran şöyle bir teknik adamım diyemem.
Sen hangi teknik adamsın. Saha kenarında buz üzere duran mı soğuk hoca mı? Yoksa heyecanlı sıcak hoca mı?
– Alanda sıcak ya da soğuk teknik adam diye bir ayrım yok. O ana, maçın atmosferine ve grubun oyununa nazaran değişiyor hislerimiz. Ben bilerek hiçbir şey yapmam. Benim kulübedeki davranışlarımı ekibimin oyunu belirler. Şayet grubum coşkulu oynarsa, hoş oynarsa ben de onlarla birlikte kulübede tıpkı heyecanı, birebir hisleri paylaşıyorum Oyunun içinde oluyorum.
Ya makûs oynuyorsa…
– Dedim ya.. Grubun oyunu belirler benim coşkumu. Makûs oynuyorsak bu bana da yansır.
FUTBOL KİTAPLARI DEĞİL OYUNU OKUYORUM
“Harika bir takımım var. Tüm çalışmaları yapan, tahlil eden harika bir grup. Bana yalnızca final kalıyor. Orada da ben üstüme düşeni yapmaya çalışıyorum.”
· Teknik adamlıkta kendini nasıl geliştiriyorsun? Kitap okuyor musun? Nasıl besleniyorsun bu bahiste? Birinci sorum buydu. Ve hiç de beklemediğim bir karşılık aldım:
– Hayır ben kitap falan okumuyorum.
İşte politik olmayan, kim ne der korkusu yaşamayan, alabildiğine dürüst Sergen Yalçın. Sonra devam etti:
– Olağanüstü bir takımım var. Tüm çalışmaları yapan, tahlil eden eksiksiz bir takım. Bana yalnızca final kalıyor. Orada da ben üstüme düşeni yapmaya çalışıyorum.
FUTBOLCUYKEN ÇOK RAHATTIM ARTIK SORUMLULUK ÇOK ÖBÜR
Bazen, formayı giyip alana girme isteği geliyor mu?
– Hayır hayır o günleri geride bıraktım artık. Futbolculuk geride kaldı.
O vakit klasik soru; hangisi daha sıkıntı? Futbolculuk mu, antrenörlük mü?
– Ben futbolcuyken çok rahattım. Zira alandaki sorunu tek başıma ben çözüyordum. Fakat teknik adamlıktaki sorumluluk çok daha öteki.
DERBİDE ELEŞTİRİLECEK NE YAPTIM? HAKEMLE KONUŞACAĞIM OLAĞAN
Ben sormadan bu kere kendisi ekledi:
– Benim Fenerbahçe maçında saha kenarındaki davranışlarımı eleştiriyorlar. Ne yaptım ki ben? Ben Beşiktaş Teknik Yöneticisiyim. Oyuncularımla, ekibimle birlikteyim. Doğal ki 4. hakemle konuşmam gerekiyorsa konuşacağım. Bizim muhatabımız o. Bunda eleştirilecek ne var ben hiç anlamadım. Beşerler eleştirmek için mazeret arıyorlar.
F.BAHÇE İÇİN ÖZEL BİR ÇALIŞMAMIZ OLMADI
Tekrar dönelim Fenerbahçe maçına. Özel bir çalışma yaptınız mı?
– Hayır çok özel bir çalışma yapmadık. Lakin her maçın kendine özel bir havası, atmosferi var. Nasıl ki Anadolu grupları büyük maçlara hazırlanırken, motive oluyorlarsa bu çeşit müsabakalarda da oyuncular kendileri motive oluyorlar.
Misli.com’a üye ol, sanal oyun kuponu yap, 10 TL kazan!
Hürriyet
