MÜNASEBETLER ÇOK BOYUTLU
“Türkiye ile bağlara tüm boyutlarıyla çok bedel veriyoruz. Güvenlik bağlarında Türkiye, pahalı ve değerli bir NATO ortağı, stratejik bir müttefiktir. Türkiye’de 30 milyar doların üzerinde yatırımımız var. İkili ticaretimiz 30 milyar doları aşıyor. Türkiye’de çalışan 1700 Amerikan firmamız var. Bu işyerlerinde 75 binden fazla Türk istihdam ediyoruz. ABD için de Türkiye için de kıymetli bir alaka. Ticari alakaları artırmak için biz elçilik olarak ve ABD’deki kurumlarla birlikte çalışacağız. Türk lirasının stabilizasyonu da ayrıyeten teşvik edici bir gelişme. S-400 sorunu, maalesef evvelki idaresi ABD maddelerini ve CAATSA kapsamındaki yaptırımları uygulamaya zorladı. Türk savunma bölümünü bir bütün olarak etkilemeyi hedeflemedik. Yalnızca Savunma Sanayi Başkanlığı’na özel lisanslar hedeflendi.
S-400’DE ÇALIŞMA KÜMESİ YOK
Bu adımı ıstırapla atmak zorunda kaldık. Bir yıldan fazla bir müddettir Türkiye’nin S-400’ü satın almasının yarattığı meseleye tatmin edici bir tahlil getirmesini umuyorduk. Sonunda mümkün olmadı ve ABD maddelerini uyguladık. Ocak ayı sonu prestijiyle, ulusal savunma yetkilendirme yasası, CAATSA yaptırımlarının, Türkiye’nin S-400’e sahip olmaması istikametinde uygulanmasını gerektiriyor. Bu ABD’nin bir maddesidir ve burada açıklığa kavuşturmak istiyorum bu mevzuda bir çalışma kümesi yok, olmayacak.
(ABD idaresinin YPG siyasetinde değişiklik olacak mı?) Bu bahiste ABD’nin siyaseti değişmedi. Kuzeydoğu Suriye’de DEAŞ’ın yarattığı tehdide karşı gayrette uğraşlarımıza devam ediyoruz. Kuzeydoğu Suriye’deki bu gayrette SDF ile birlikte çalışmaya devam ediyoruz.”
SOYLU’YA KARŞILIK: ASILSIZ TEZLER
ABD Büyükelçisi, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun ‘15 Temmuz darbe teşebbüsünün arkasında ABD olduğu’na ait kelamlarına de şu karşılığı verdi: “2016 darbe teşebbüsü de dahil olmak üzere bir dizi gelişmede ABD’yi sorumlu tutan üst seviye Türk yetkililerin yorumlarından kaygı duyuyoruz. ABD Dışişleri Bakanlığı’nın söylediği üzere bunların hepsi temelsiz argümanlardır. Bunlar, bir müttefikin ve stratejik bir ortağın sorumlu beyanları değil ve üzgünüz. (Soylu’nun LGBT açıklamaları) Bu sözler Türkiye’de yahut öteki bir yerde, nerede söylenirse söylensin, varsayılan norm yahut çoğunluk varolandan farklı olabilecek bireylerin kabulüne takviye anlayışına katkıda bulunmaz. Onların da memnunluk ve barış içinde var olma hakları vardır. Bu dünyada nefret telaffuzuna yer yok, ne ABD’de ne Türkiye’de, hiçbir yerde. Bu Türkiye’ye has bir durum değil, global bir problemdir. ABD’de de bu soruyu kendimize soruyoruz.”
Hürriyet
