Prof. Dr. Atar ile Prof. Dr. Yola, “sitokin fırtınası”na neden olduğu belirtilen “interlökin 6” molekülünün belirlenmesi konusunda araştırma yaptı. Atar ve Yola, bedende virüse karşı savaş açan bağışıklık sisteminin denetimden çıkarak hastayı tehdit etmesi ve mevte varan sonuçlar doğurmasında tesirli olan sitokin fırtınasını ölçen ve erken tedbir alınmasını sağlayan biyosensör metodu geliştirdi.
Koronavirüs hastalarında bağışıklık sisteminin çok reaksiyonu sonucu salgılanan interlökin-6 molekülünü, nanoteknolojik materyallerle daha süratli, daha hassas ve yüksek seçiciliğe sahip biyosensörle ölçmeyi hedefleyen çalışma, Analytica Chimica Acta mecmuasında yayımlandı.
“Bu sensörün içerisinde borun nanokompozitleri de var”
Prof. Dr. Atar, yaptıkları açıklamada, yayımladıkları makalenin milletlerarası alanda Kovid-19 konusunda gerçekleştirilen çalışmalarda ses getirdiğini söyledi.
Interlökin-6 isimli molekülün Kovid-19 hastalığı seyrinde kıymetli olduğunu anlatan Atar, şöyle konuştu:
“Interlökin-6 molekülünün süratli ve ekonomik olarak tayin edilmesini sağlayan bir metot geliştirdik. Bu metotta nanokompozit olarak isimlendirdiğimiz nanoteknolojinin bileşeni olan gereçleri kullandık. Bu gereçler daha çok grafen asıllı ve nanoparçacık temelli gereçler. Tek grafen değil olağan, bizim yerli ve ulusal kaynağımız olan borla ilgili de çalışmalar yaptık ve bu sensörün içerisinde borun nanokompozitleri de var. Bu çalışma, interlökin-6 molekülü tespitinin, bilinen tahlil tekniklerinden daha süratli, daha hassas ve yüksek seçiciliğe sahip biyosensörle yapılabileceğini gösterdi.”
“Numune kademesine geçiyoruz”
Geliştirdikleri prosedürün tıp dünyasında geçerliliği ve güvenilirliği yüksek bir biyosensör olduğunu belirten Atar, şunları kaydetti:
“Şu anda laboratuvar ölçekli çalışmalarımızı tamamladık ve çok hoş sonuçlar aldık. En düşük ölçüm limitlerine kadar ulaştık. Kısa müddette bu çalışmaları bitirdik. Optik, spektroskopik ve mikroskobik tekniklerle karakterizasyonlarını tamamladık. Alınan başarılı sonuçların akabinde artık gerçek numunelere başlayacağız. Kol saati misali takılabilen sensörle, sitokin fırtınasını anında ölçebileceğiz. Vücutta gelişen bağışıklık sisteminin bir ölçümünü gerçekleştirmiş olacağız. Gerçek numune evresine geçiyoruz. Yakın vakitte bunları da tamamlayacağız.”
Atar, hastalar üzerindeki çalışmanın akabinde bunu tıp dünyasının hizmetine sunacaklarını bildirdi.
Prof. Dr. Necip Atar nanoteknoloji, Prof. Dr. Yola da biyomedikal alanındaki çalışmaları hasebiyle, Türkiye Bilimler Akademisinin (TÜBA) Üstün Başarılı Genç Bilim İnsanı (GEBİP) Ödülü’ne layık bulunmuştu.
Hürriyet
